Terazi Burcu: Denge, Güzellik ve Biraz Da Flörtözlük
Hani bazı insanlar vardır, bir ortama girdiklerinde önce ışığa, renklere, koltukların duruşuna bakarlar ya işte o genelde bir Terazi burcudur. 23 Eylül - 22 Ekim arasında doğmuş bu burç, sanki hayata güzel şeyler yaratmak için gelmiş gibidir. Nasıl anlatsak “Şuraya bir çiçek koyarsak odanın enerjisi değişir,” diyen türden. Onlar için uyum çok önemli. Dışarıdan bakıldığında nazik, ölçülü, hatta biraz mesafeli görünebilirler ama içlerinde her şeyin dengeyle işlemesini isteyen hassas bir terazi vardır. Her şeye iki tarafından bakarlar. Belki de bu yüzden karar vermekte bu kadar zorlanırlar.
Terazi burcu bir hava burcudur. Hafiftirler ama yüzeysel olmazlar. Tam tersi, neyin nasıl göründüğüne, hangi sözün nasıl söylendiğine çok dikkat ederler. Estetiği sadece dış görünüşte aramazlar; bir bakışın nazik olup olmadığına, bir cümlenin kalp kırıp kırmadığına da bakarlar.
Yani bir Terazi burcu ile karşılaştığınızda, önce gülümseyişine, sonra gözlerinin içine bakın. Büyük ihtimalle o zaten sizi çoktan tartmış, anlamış ve bir denge kurmaya çalışıyordur. Fark ettirmeden, sessiz ve zarif bir şekilde çoktan sizi tanımış, anlamış ve aslında ilişkinizin ilk tohumlarını ekmiştir.
Terazi Burcu Aşkta Nasıl?
Terazi burcuna sahip olanlar, ilişki insanıdır, flört etmeye bayılırlar. Tek başlarına çok uzun süre kalamazlar. Tabi bu “yalnızlıktan korkuyorlar” anlamında değil; sadece hayatın paylaşılınca anlam kazandığına inandıkları içindir. Onlara göre “biz” duygusu, “ben” duygusundan daha ağır basar. O yüzden bir Terazi burcunun hayatında mutlaka yakın arkadaşlar, sevgililer ya da birlikte kahve içebileceği birileri vardır (Bu kişiler belli bir tarz sahibi olursa daha da iyi çünkü Terazi burcu zarafeti sever). Hoş bir espri anlayışı, güzel bir parfüm, renk uyumu gibi şeyler belki küçük görünür ama bir Terazi burcu için çok şey ifade eder.
Bir Terazi burcu sizi mutlu etmek için oradadır. Çoğu zaman siz fark etmeden sizi rahat ettirmek, keyfinizi yerine getirmek, ortamı güzelleştirmek için uğraşırlar. Yatak odasından sabah kahvesine kadar her anın içinde biraz zarafet, biraz incelik vardır.
Romantik olmalarıyla bilinirler, evet. Sadece bu romantizm bazen beklentilere dönüşür. Sevgiyi biraz filmlerden öğrenmiş gibi severler. Bu da bazen hayal kırıklığını beraberinde getirebilir. Gerçek hayat, her zaman şiirsel değildir ve belki de Terazi burcunun öğrenmesi gereken şeylerden biri de budur.
Kaba davranışlar, düşüncesizlik ya da bakımsızlık... Terazi burcu için bunlar kırmızı alarm gibidir. Zarafeti sadece giysilerde değil, davranışlarda da ararlar. Bir Terazi burcu sizinleyse ve gerçekten seviyorsa… Bilin ki sizin için çoktan birçok şeyden vazgeçmiştir. Sizi merkeze koymuştur. Onlarla aynı adımı atmaya istekli olup olmadığınız, ilişkiyi tanımlar. Terazi burcuyla birlikte olmak, sadece sevilmek değil; birlikte güzel olmanın ne demek olduğunu öğrenmektir.
Sofistike Bir Stil Sahibi Olmanın Doğal Hali
Terazi burcunun yönetici gezegeni Venüs’tür; yani aşkı, güzelliği ve sanatı yöneten gezegen. Doğal olarak da güzel giyinirler ama bu bir gösteriş değildir, kendilerini iyi hissetmenin bir yolu gibidir. Aynı zamanda karşısındaki insanın da kendisini iyi hissetmesini isterler.
Stil anlayışları Venüs’ün de etkisiyle sezgiseldir; hangi renklerin bir arada şık duracağını ya da hangi kumaşın gün boyunca üzerlerinde zahmetsiz duracağını içgüdüsel olarak bilirler. Bir Terazi burcunu genellikle fazla iddialı parçalardan çok, zarif detaylarla tamamlanmış dengeli kombinlerle görürsünüz. Dantelin dozu, metalin tonu, ayakkabının sivriliği gibi. Onlar için stil, sadece dış görünüş değil; başkalarıyla kurulan uyumun ilk adımıdır. Bu yüzden bir Terazi, toplantıya giderken giydiği ceketle akşam yemeğinde oturduğu masanın estetiğini aynı ölçüde önemser.
Gardıropları genellikle “az ama öz” mantığına dayanır. Fazla kalabalığı sevmezler, ama sahip oldukları her parçanın bir ruhu, bir hikayesi olmalıdır. Vintage bir küpeyi modern bir blazer’la eşleştirmek ya da sade bir elbiseyi yalnızca bir kırmızı rujla tamamlamak Terazi burcunun doğasında vardır. Stil onlar için bir kimlik değil, bir tavırdır. Gösterişli değil, rafine; gürültülü değil, etkileyici.
En önemli özelliklerinden bir tanesi de Terazi burcunun kokuya karşı özel bir hassasiyetlerinin oluşudur. Onlar için bir parfüm, kokladığınızda sizi yormamalı ama etkisini uzun süre bırakmalıdır. Genellikle hafif ama kalıcı notalara yönelirler: beyaz çiçekler, misk, sandal ağacı ya da yumuşak bir narenciye dokunuşu. Pudramsı kokuları severler; çünkü bu onlara hem temizlik hissi verir, hem de duygusal bir nostalji. Ağır ve baş döndüren parfümlerden kaçınırlar; çünkü fazla iddia, onların zarif doğasıyla çelişir.
Uyum Yaratmak İsterken Kaybedilen Denge
Peki gerçekten her şey bu kadar harika mı? Elbette hayır. Terazi burcu olanlar kararsızlıklarıyla meşhurdurlar. İki seçenek arasında kalmak onlar için ciddi bir meseledir. Yanlış bir tercihin, tüm dengelerini bozabileceğini düşünürler. Aynı zamanda, uyumu bozmamak için bazen kendilerinden fazla ödün verebilirler. Tartışmalardan kaçınırlar, ama içten içe yorulurlar. Yine de kolay kolay şikayet etmezler. Güzelliği ve nezaketi korumayı, kırılmaktan ya da kırmaktan daha değerli bulurlar.
Bu zarafetin altında, “Her şey mükemmel olsun.” diye çırpınan kocaman bir titizlik yatar. Doğru ruh hali, doğru ışık, doğru an derken ilk başta biraz fazla soru sorabilirler, doğru ortamı yaratmakta gecikebilirler. O noktada sabırsızlanabilirsiniz ama unutmayın onlar bu kusursuzluğu sizin için planlıyorlar ve bu çabanın arkasında sizi önemsedikleri gerçeği var.
Fakat Terazi burcunun bir zaafı da burada başlar. Karşısındakini mutlu etme çabası, kendi ihtiyaçlarını arka plana atmasına neden olabilir. Uyum yaratmak isterken içten içe dengelerini kaybedebilirler. Oysa ilişkinin temeli, sadece vermek değil; karşılıklı beslenmektir. Ve Terazi, ihtiyaç duyduğu şeyi söylemek yerine çoğu zaman susmayı seçer. O yüzden yanında olduğunuzu, onun da görülmeye değer biri olduğunu hissettirmek önemlidir.